The exhibition highlights the cultural artefacts and experiences shared by the British and Ottomans that underpin the British-Turkish relationship in our time. Within the framework of the OSE project, the British Council has commissioned an exhibition about Evliya Çelebi and his world, for which I was one of several advisers. The coming year is the 400th anniversary of his birth, and has been declared a year of celebration of his life and work by Unesco. These qualities are timeless and will serve us well today, as they did Evliya Çelebi as he roamed the world.Įvliya Çelebi was born in 1611. His is a name familiar to every Turk, for his insatiable curiosity, his spirit of adventure, his openness to whatever came his way, his originality as a recorder of his times-and much more. The OSE project has chosen Evliya Çelebi to symbolise this learning process. But first we need to understand one another and the cultures we inhabit. The OSE project seeks to show us that we share much in the present, as we have in the past, and that we must re-capture this common ground if we are to have a enjoy a stable future. They sum up the values embodied in the British Council's Our Shared Europe project, which proposes that we, people of many cultural identities who live side-by-side, regard one another with tolerance. 'That is how they do it, so we cannot criticise it'.Įven out of context, these words from the 10-volume Book of Travels of the great Ottoman Turkish scholar and traveller Evliya Çelebi seem like a useful motto for out times. Özellikle Mısır’da kaldığı süre zarfında ölümüne kadar yanından ayrılmadığı Şeyh Şabramellisi’nin meclisinde duydukları rivayetleri eserinin son tashihleri sırasında bolca istifade ettiği de bir vakıadır.CAROLINE FINKEL ON THE EVLİYA ÇELEBİ PROJECT Evliya Çelebi and Book of Travels O sebeple Evliya Çelebi’nin sözlü kaynakları ele alınırken onun dinî referanslarının da sorgulanması gereklidir. Özellikle Hac gezisi sırasında yanında bulunduğu Sarı Hüseyin Paşa ve Mısır’a dönüş yolunda yakınında bulunduğu Kethüda İbrahim Paşa’nın etrafındaki âlimlerin konuşmalarını ve sorularına almış olduğu cevapları vakit geçirmeden eserine derc etmesi de olasıdır. O sebeple başta Hac ibadeti olmak üzere dinî konuların ele alındığı dokuzuncu ciltteki hadislerin, fıkhî hükümlerin ve duaların kaynağı belli başlı bir temel İslam eseri olmayıp rivayetlere dayandığı anlaşılmaktadır. ![]() Özellikle kaynaklar atfederek bildirdiği hadislerin ve fıkhî hükümlerin pek çoğunun kaynağı bir mecliste dinlediği veya yakından görüştüğü İslam bilginleridir. Bunlardan özellikle hadisler ve kelam-ı kibar diye bilinen Arapça, Farsça ve Türkçe vecizeleri ve beyitleri çoğunlukla ezber yöntemiyle zihnine nakşetmiştir. Dönem itibarıyla ezbere dayalı eğitim ve öğretimin hakim olduğu Osmanlı toplumunda yaşayan Evliya Çelebi başta yazılı bir kaynak olan Kuran- Kerimi ve bazı yaygın hadisler ve kelam-ı kibarları ezberlemiştir. Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nin kaynakları arasında yer alan sözlü kaynaklar bağlamındaki en önemli hiç kuşkusuz Dini konulardaki referanslarda görmek mümkündür.
0 Comments
Leave a Reply. |
Details
AuthorWrite something about yourself. No need to be fancy, just an overview. ArchivesCategories |